Kazanan Rize olsun

TAKİP ET

Hayırlısıyla bir seçimi daha geride bıraktık. Rize için şaibeli konular gündemde olmasa da, Türkiye genelinde bir çok yerde seçimle ilgili şaibeler gündemi meşkul etmeye devam ediyor.

Rize'nin seçimini değerlendirecek olursak, öngürülerimiz üzerine seçim Ak Parti Adayı Prof Dr. Reşat Kasap ile Saadet Partisi Adayı Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu arasında geçti. MHP Adayı Dr. Zelkif Akgül ve CHP Adayı Dr. Mine Orhon yarışın çok fazla gerisindeydiler.

2 aday arasında kafa kafaya bir seçim olacağı öngörümde ise yanıldım. Aradaki oy farkının bu kadar fazla olacağını düşünmüyordum. Türkiye geneline baktığımızda, Rize'deki bu oran farkını da zaten garipsememek gerekiyor. Sonuçta burası Başbakan'ın ili ve halk, adayların, vekillerin söylemlerine bakmadan, Başbakanını sahiplenme yoluna gitti.

17 Aralık süreci, cemaat-iktidar çatışması Türkiye'de de olduğu gibi Rize'de de Ak Parti'ye oy olarak geri döndü. Hükümetin bu süreçten dolayı seçimde oy oranını çok fazla düşüreceğini sananlar yanıldılar. Recep Tayyip Erdoğan sevgisi ağır bastı. Ses kayıtlarına, yolsuzluk söylemlerine, Bakanların küfürlerine kimse kulak asmadı.

Başbakan Erdoğan'ın "Birinci parti olmazsam istifa ederim" söyleminin dahi çok fazla etkili olduğunu düşünüyorum. Sesi kısık halde dahi miting düzenlemesi halkın ona destek çıkma dürtüsünü ön plana çıkardı ve halk bu seçimde "Başbakan Erdoğan'ı devirmek istiyorlar" söylemine inanarak oyunu verdi.

Rizeli gerçeği gördü

Rize'deki seçim sürecinin gayet güzel geçtiğini söyleyebilirim. Kavga-dövüş olmadan, tatlı polemiklerle ve daha çok projelerin konuşulduğu bir seçim atmosferi yaşadık. Bu süreçte bence en iyi propagandayı ve seçim çalışmasını Saadet Adayı Bekaroğlu gerçekleştirdi. Hem Rize'nin sorunlarını sürekli dile getirdi, hem yapacaklarını anlattı, hem de Rize'yi yönetenlerin dikkat çekilmesi gereken yönlerine dikkat çekti.

Ak Parti Adayı Reşat Kasap'ı seçim sürecinde çok ortalarda görmedik. Onun yerine sürekli olarak İl Başkanı Hikmet Ayar'ı, Milletvekili Hasan Karal'ı ve Bakan Hayati Yazıcı'yı ekranlarda gördük. Onlar da projeler yerine sürekli olarak Başbakana sahip çıkılması yönünde söylemlerle, Rize'deki yarışın bir paralel proje olduğundan dem vurdular. Türkiye genelinde seçim, genel bir seçim havasına girerken, Rize'de de aynı şey oldu. Siyasetçilerimiz de bu seçimin yerel seçim olmaktan çıktığını sürekli olarak vurguladılar.

İşte böyle bir ortamda Rizeliler, projelere, siyasetçilerle ilgili polemiklere, ortaya atılan iddialara bakmadılar, önem vermediler.

Muhalefet de iktidara çalıştı

Bu seçimde CHP ve MHP kanadı da Rize'de bana göre sınıfta kaldı. CHP adayını pek ortada görmezken İl Başkanı Mehmet Aslankaya tutup Bekaroğlu'na yüklendi. MHP İl Başkanı Cem Kazmaz da her fırsatta muhalefet belediyesini, adayını, vekilleri eleştireceği yerde Bekaroğlu'na yüklendi. Böyle bir seçim atmosferinde muhalefetin muhalefete mehalefet yaptığı bir ortamı anlamak mümkün değil.

Bu iki partinin bu seçim sürecinde Rize'nin sorunlarını sürekli dile getirmesini, geçmiş 10 yılla ilgili bir rahatsızlıkları varsa bunları vurgulamaları gerektiğini düşünüyorum ama yapmadılar. Bana göre Bekaroğlu'nu Ak Parti'nin paralel adayı olarak lanse edenler, aslında kendileri Ak Parti'nin paralel partileri olarak, iktidar partisinin ekmeğine yağ sürüp durdular. 10 binin üzerinde ev dolaştığını ve yüksek bir oy alacağına inancını sürekli taşıyan Zelkif Akgül ise bana göre İl Başkanının söylemlerinin kurbanı oldu.

Kasap sözlerini tutmak zorunda

Sonuçta artık yeni Belediye Başkanımız Prof. Dr. Reşat Kasap... Rize'de seçim süreci boyunca gezdiği, dolaştığı yerlerde eksikleri mutlaka görmüştür. 5 yıllık sürede Rize için hazırladığı projeler dışında, neler yapılması gerektiğini fark etmiştir. Rize'nin trafik ve çarpık yapılaşma sorunu olduğunu Bekaroğlu gibi kendisi de sürekli dile getirdiği için, bence bu konularda Bekaroğlu'nun projelerinden ve söylemlerinden fikir alarak, bu sorunları en kısa zamanda çözme yoluna gitmelidir.

10 numara projeler, Rize'nin 10 yılda belediyecilik anlamında kaybedilenlerini karşılamayacaktır. Bu anlamda Kasap'ın işi zor görünüyor. Vaatlerini 5 yıl içinde mutlaka yapması, geçmiş 10 yıl içinde verilen sözleri de tamamlaması gerekir. Doğu ve Batı Park projesi güzel ancak Rize sahili ile ilgili bir söylemi olmadı. Eski Milletvekili Abdulkadir Kart son günlerde çıktığı canlı yayında Bekaroğlu'nun söylediklerini destekler şekilde, Karadeniz Sahil Yolunun arkadan alınarak çin seddinin Rize'nin önünden kaldırılması gerektiğini vurguladı. Kasap'ın bu söylemlere dikkat edip, Rize merkezin önünü denizle buluşturması gerekir. Bu anlamda Bekaroğlu'nun projesini de örnek alabilir. AVM ile ilgili söylemi olmadı, anlaşılan eski stat yerine AVM mutlaka yapılacak. Ve bana göre bir hataya imza atılacak.

Kasap'ın işi zor dedim ya, 10 projesinin de, seçim döneminde gönderilen bültenlerdeki söylemlerin de takipçisi olacağız. Rize'nin belediyecilik anlamında kaybedecek bir 10 yılı daha yok. İl Başkanı Hikmet Ayar, bazı projelerin 5 yıl sonra yapılabileceğini söyledi. Hayır efendim, zaten 10 yıl içinde söz verilen yapılamayan projeler varken, bu 5 yıl içinde geçmişi de temizleyip, yenilerini de bitirmek zorundasınız.

Trenden ineni bakalım trene alacaklar mı?

Bu arada Hikmet Ayar, son seçim değerlendirmesi programında partiden ayrılanların kesinlikle AK Parti'ye geri dönemeyeceğini vurguladı. Bunu en sert şekilde Başbakan Erdoğan da Rize mitinginde dile getirmişti. Bakan Hayati Yazıcı da...

Ancak Kalkandere'yi kazanan Saadet Partisi Adayı Kenan Yıldırım'ın yakında Ak Parti'ye geçeceği söylentileri ortalarda dolaşıyor. Hatta benim olduğum bir ortamda, Yıldırım'ın yardımcısı "Başkan Ak Parti'ye mi geçecek" sorusuna, "Henüz daha erken biraz daha duralım bakalım" şeklinde bir cevap verdi.

Bakalım gerçekten Kenan Yıldırım Ak Parti'ye geçecek mi... Geçerse İl Başkanı Hikmet Ayar, Bakan Hayati Yazıcı ve Milletvekili Hasan Karal ile özellikle Başbakan Erdoğan'ın söylemlerini nereye koyacağız...

Kazanamadık, bitti yok!

Son olarak sözüm diğer adaylara... Özellikle de Mehmet Bekaroğlu'na.

Bundan sonra yapılması gereken, "kazanamadık çekilelim yan tarafa" olmamalıdır. Zelkif Akgül iki kez Rize'yi yönetmeye aday oldu. Bekaroğlu Rize'yi daha önce mecliste temsil etti. İkisi de Rize'nin sorunlarını özellikle bu son seçim sürecinde çok daha iyi görmüşlerdir. 5 yıl içinde de Rize ile bağlarını koparmadan, iktidar yöneticilerinin takipçisi olmaya devam etmelidirler. Seçim sürecinde yaptıkları muhalefeti, seçimden sonra da yapmaları gerekir. Rize halkı gibi, onların da iktidar projelerinin, iktidar yöneticilerinin söylemlerinini takipçileri olmalıdırlar.

Madem Rize 10 yıl kaybetmişti, bir 5 yıl daha kaybetmemesi için sessiz kalmamalıdırlar ki bir daha ki sefere yeniden Rizeli'nin karşısına çıkmaya yüzleri olsun.