Çaykur'un ve çayın bu hale gelmesinde en büyük kabahat politikacılarda

TAKİP ET

Bir dizi program kapsamında Rize'ye gelen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, kanaat önderleri, muhtarlar ve STK temsilcileriyle buluştu.

Sabah saatlerinde geldiği Rize'de önce çay üreticileriyle ve muhtarlarla buluşan ardından ise şehir merkezinde esnaf ziyaretleri gerçekleştiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Rize Kanaat Önderleri, Muhtarlar ve STK Buluşması" adı altında düzenlenen programda konuştu.

Türkiye'de çay yetiştirilmeye, Gazi Mustafa Kemal'in görevlendirmesi ile yapılan araştırmaların ardından, 1937 yılında Batum'dan 20 ton ithal edilen tohumlar Rize'ye getirilerek başlandığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bugün ÇAYKUR'a ait 47, özel sektöre ait de 160 fabrika var. Rize'nin ana omurgasını çayın oluşturuyor. Çayın ülkeye yarattığı katma değer 3 milyar dolardır. 3 milyar dolar Rize için iyi bir rakam. Yeter mi? Hayır. Artması lazım. Rize'de 2002'de 203 bin 28 olan çay üretici sayısı 2019'da 199 bin 645'e düştü. Çay üretimi konusunda tekel olan Rize, bu tekelin hakkını alamadığı için veya bu tekelin hakkı teslim edilemediği için dışarıya göç veriyor." dedi.

Çaykur'un çay işleme kapasitesinin yükseltilmesi gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Çaykur şu anda çay üreticisini bir anlamda manipüle eden bir kuruma dönüşmüş durumda. Kapasitesinin dolduğunu söyleyince özel sektöre yönlendiriyor üreticisi. O da taban fiyatın altında para veriyor. Düşük fiyata mahkum ediyor sizleri. Dolayısıyla rekabetin sağlıklı oluşması açısından kapasitenin artırılması lazım. Eğer özel sektör de bu işe girecekse." ifadelerini kullandı.

"En büyük kabahat politikacıların"

Çaykur'un ve çayın bu hale gelmesinde en büyük kabahatin politikacılarda olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "Bir politikacı olarak söylüyorum bunu. Her zaman 'Oyu bir ranta nasıl çevirebiliriz?' anlayışı içinde 'Fiyat şöyle olacak, taban fiyat böyle olacak', ya objektif bir kural koyarsanız herkes bilir ki 'Ben seneye ne kazanacağım? Benim elimde çay kalmayacak. Ben bunu makul bir fiyatla satacağım.' Bunun kuralını koyarsın, objektif bir fiyat koyarsın çay üreticisi de rahat eder, özel sektör de kamu da herkes bilir ne yapacağını. Bir belirsizlik ortamı içinde çay üretimi yıllardır devam ediyor, belirsizlik ortamında politikacılar 'Nasıl ranta çevirebiliriz, nasıl oy alabiliriz, nasıl üreticiyi kandırabiliriz?' arayışı içine giriyorlar. Bu da son derece tehlikeli bir yöntemdir."

Eskiden kar eden Çaykur neden zarar ediyor?

Çaykur'un Varlık Fonuna devredilmesinin doğru olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, "Çaykur'un Türkiye Varlık Fonundan çıkarılması lazım. Kim Varlık Fonuna girdiyse kurum tamamen zarar ediyor şimdi. 2015 yılında Çaykur'un karı 22 milyon 700 bin, 2016 yılında 82 milyon 100 bin lira, 2017 yılında Varlık yönetimine devrediliyor. 2017 yılında, bir yıl önce 82 milyon kar eden Çaykur 267 milyon lira zarar ediyor. 2018 yılında 618 milyon lira zarar ediyor, 2019 yılında 635 milyon lira, 2020 yılında 547 milyon zarar ediyor. Eskiden kar eden Çaykur neden, hangi gerekçe ile zarar ediyor? Kim batırdı, niye batırdı? Madem çay Rize için bir stratejik sektörse çayı koruması gereken Çaykur da stratejik bir kurumdur. Böyle bakmadığınız takdirde Rize'yi ayağa kaldıramazsınız." ifadelerini kullandı.

"Sorunu birlikte çözelim"

Çayın bir kanuna ihtiyacı olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Yeni bir Çay Kanunu çıkması lazım. Bütün bunları dikkate alarak bir çay kanunu teklifi hazırladık. Hazırlayan kişi Sayın Mehmet Bekaroğlu, Artvin ve Trabzon, diğer milletvekillerimiz de imza attı. Söylediğim bütün bu eleştirileri kapsayacak şekilde ve her Rizeli demeli ki 'Bu kanun çıkmalı.' 'CHP muhalif, bu kanun teklifini kabul etmiyoruz.' diyebilirler. Bunu siyaseten makul görebiliriz. O zaman siz verin, biz destek verelim. Sorunu birlikte çözelim." diye konuştu.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Rize'de