ÇAYKUR işçilerine gelen zam incir çekirdeğini doldurmaz
DİSK/Gıda-İş Genel Başkan Seyit Aslan, Çaykur İşçisi için imzalanan yeni toplu sözleşmenin kazanımlarının incir çekirdeğini doldurmadığını söyledi.
Öz Gıda-İş Sendikası'nın dördüncü dönemdir ÇAYKUR’da Toplu İş Sözleşmesi imzaladığını ve 8 Ekim’de imzalanan Toplu İş Sözleşmesinin dokuz ay sekiz gün sürdüğünü hatırlatan Seyit Aslan, "Dokuz ay sekiz gün sonra imzalanan Toplu İş Sözleşmesi’nde ÇAYKUR işçilerinin hiçbir kazanımı olmadan bitti. Türk-İş ve Hak-İş Konfederasyonlarının imza altına aldığı çerçeve metne imza atan Öz Gıda-İş Sendikası yöneticileri, yine ÇAYKUR işçilerinin beklentilerini ve taleplerini bilinmez bir tarihe havale ettiler. İmzalanan sözleşmede, yıllardır kadro beklentisi içinde olan mevsimlik işçilerin sorunlarını pansuman dahi etmeyen bir noktada sonuçlandı." dedi.
Hançeroğlu kendi ağzıyla itiraf etti
Sözleşmenin sonuçlarını Çay TV’ye değerlendiren Öz Gıda-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Tevfik Ali Hançeroğlu'nun kendi ağzından Toplu İş Sözleşmesi sürecinin kazanımla bitmediğini itiraf ettiğini belirten Aslan, "Hançeroğlu, Çalışma Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile 25 saat müzakere yaptıklarını ama bir şey alamadıklarını kendi ağzıyla söyledi." dedi.
Öz Gıda-İş yöneticilerinin yeni sözleşmenin başarılı olduğunu söylemeyi ihmal etmediklerini ifade eden Aslan, "Şimdi buradan soruyoruz; sözleşmeye koyduğunuz telafi çalışması başarı mıdır? Kamuda Türk-İş ve Hak-İş’in altına imza attığı, 2019 için 8+4, 2020 yılı için 3+3 ücret zam dışında kazanılan nedir? Brüt 3.500 TL altında alanlara iyileştirme yapıldığı söyleniyor, kaç işçi bu iyileştirmeden faydalanıyor? Çaykur’da 3.500 TL brüt altında çalışan işçi sayısı yok denecek kadar azdır, bu kazanım mıdır? Sosyal haklara yapılan yüzdelik artışlar ise tam anlamıyla komedi olmuştur. Yol ücretlerine yapılan 1 TL’lik artışı başarı göstermek hangi akılla izah edilebilir? 22.9 TL doğum yardımı, 32,67 TL giyim yardımı, 53,77 TL evlilik yardımı artışı kazanım değildir!" diyerek gerçek ücretlere yapılan artışın, ÇAYKUR işçilerini sefalet içinde yaşamaya iterken, sosyal haklardaki artışın ise tam bir komediye dönüştüğünü iddia etti.
Kadro vaadinin gerçek olmadığı ortaya çıktı
Aslan, "Öz Gıda-İş yöneticileri 2018’de başlayan ekonomik krizin giderek derinleştiğini, elektrik, gaz, su gibi temel tüketimlere gelen zammın %50’nin üzerinde olduğunu bilmezler mi? İğneden ipliğe yediden yetmişe her şeye zam gelirken, ÇAYKUR işçilerine gelen zammın incir çekirdeğini doldurmadığını bilmezler mi? Pazarda, çarşıda sebze ve meyve fiyatlarının el yaktığını bilmezler mi? Bilirler ama işlerine gelmez! Sendika bilerek ve isteyerek ÇAYKUR işçilerinin umutlarını, masada, gelecek döneme tahvil etmiştir. Öz Gıda-İş sendikasının ÇAYKUR’da örgütlenme çalışmalarına başladığı tarihten itibaren 'biz gelirsek tüm mevsimlik işçileri kadroya aldıracağız' vaadinin gerçek olmadığı, olamayacağı bir kez daha ortaya çıkmıştır." şeklinde konuştu.
İşçilerin umutları ve beklentileri başka bahara havale edildi
ÇAYKUR ile Toplu İş Sözleşmesi taslak hazırlanma sürecinin ve Toplu İş Sözleşmesi görüşme sürecinin Öz Gıda-İş Sendikası tarafından işçilerden gizli kapaklı olarak yürtüldüğünü söyleyen Aslan, "Sözleşmenin hiçbir safhasında işçilere bilgi vermemiştir. Sözleşmenin yürütülmesi süreci ve imzalanma sürecinde işçilerin görüş ve önerileri alınmamıştır. Dördüncü dönemdir başarısız bir toplu sözleşmesi süreci geçiren Öz Gıda-İş Sendikası’nın işçiye verecek bir şeyi kalmayınca, çareyi bakanları ve milletvekillerini devreye sokarak çözüm arama girişimleri boşa çıkmıştır. Öz Gıda-İş Sendikası çözümü yanlış yerde aramaktadır. Esas sorunu çözecek olan ÇAYKUR işçileri, onların iradesi ve örgütlü gücüdür. Şimdi yeniden işçilerin umutlarını ve beklentilerini başka bir bahara havale etme girişimleri ile süreci geçiştirmeye çalışmaktadırlar." dedi.
Ölmeden yaşamaya zorlayan bir sözleşme
ÇAYKUR işçilerinin kendi iradeleriyle sendika seçmediklerini iddia eden Aslan, "Bugünkü sendikal anlayış ÇAYKUR işçilerini temsil edemez. Çay işçilerinin kaderi üç beş sendika bürokratının iki dudağı arasından çıkan sözlerle belirsizliğe itilmiştir ve gelecek günlerin yeni sorunlar ortaya çıkaracağı açıktır. ÇAYKUR işçilerinin sendika seçme hakkının baskı altında olduğu bir gerçektir. Öz Gıda-İş sendikasının son yaptığı sözleşme ÇAYKUR işçilerini bir kez daha iki yıllığına ölmeden yaşamaya zorlayan bir sözleşmedir." şeklinde konuştu.