Bu gurur sizin

TAKİP ET

Yeşil-Mavi ekibimiz kendi sahasında oynadığı son iki maçı kaybetmişti

Ligin ilk devresini evimizde oynadığımız Osmanlı maçıyla kapattık.

Yeşil-Mavi ekibimiz kendi sahasında oynadığı son iki maçı kaybetmişti. Osmanlı maçıyla da bu kötü seri üç maça çıktı ve taraftar bir kez daha sahadan boynu bükük ayrıldı.

Osmanlıspor gibi güçlü bir takıma yenilebilirsin ki bu futbolun doğasında olan bir şeydir ama biz Rizesporluların boynunu büken yenilgilerden ziyade oynanan kötü futboldur.

Kendi adına ligdeki en kötü futbolunu oynadığını düşündüğüm Osmanlıspor karşısında penaltı pozisyonu dışında bir gol pozisyonu dahi bulamadık. Maçın son dakikalarında ise yeni ve fantastik sağ bekimiz Mehmet Akyüz’ün yapmış olduğu hatada penaltı golüyle mağlup olduk. Elbette burada iki senedir hiçbir faydasını görmediğimiz Mehmet Akyüz’ü suçlamıyoruz! Tek suç ondan iki senedir hiçbir verim alamayan, ardından forvet olan futbolcusunu sağbeke çeken Sir Karaman’dadır.

Ligin ilk yarısını geride bıraktığımızda Rizespor 13 puanla düşme hattının bir puan üstünde ve Süper Ligde yer aldığı 17 senenin en kötü 16 maçlık periyodunu geride bıraktı. Yüksek sesle “bu gurur sizlerin” diyoruz!

Elbette bu tabloya hiç kimse şaşırmadı, şaşırmaması da lazım. İki senedir takımın başında olan ve kendi raporları doğrultusunda transferleri yapan Karaman bu kötü sonuçların birinci müsebbibidir.

Bu tablonun tek sorumlu teknik direktör Karaman değil. Bu tablonun diğer mimarı yönetim! Ligin başında tecrübesiz olan bu takımın çok zorlanacağı daha lig başlamadan bile görülüyordu ve yönetim üzerine düşen sorumluğu yerine getirmeyerek yapılması gereken nokta transferlerin hiçbirini yapmadı. Kendisini sadece bir kaç maç sonu röportajıyla tanıdığımız başkanımız sürekli mali yapıdan, fair play’den bahsediyor ve bu yaklaşımını oldukça realist buluyorum fakat bu takıma nokta takviyeler gerekli.

Evet Rize gibi küçük şehre yıldız getirmek zor ama Obraniak gibi yıldızlar da geldi. Yine gerekirse fedakarlık edilip getirilmelidir. Yoksa bu futbol ve futbolcularla, teknik direktör ile bu takımı hiç kimse izlemez ve eskilerde sürekli dolan o stat da hep boş kalır.

Şuanda Antalyaspor’u çalıştıran Rıza Hoca’nın kurduğu takım bizi üç sene ligde tutmuştu ama maalesef şimdi o oyunculardan sadece Kweuke ve Obana kaldı.

Kendi takımını kuran ve kurduğu takımın ilk on birini bir türlü oturtamayan sevgili Hikmet hocayı gittikçe kötüye giden futbol yönetimi sebebiyle takımın gerçek sahibi biz Rizespor taraftarı defalarca istifaya davet ettik. İstifa seslerinin hemen her maç yükseldiği tribünlerde başı çeken isimlerden biri olarak; bu yönetim devam ederse biz de topyekün devam edeceğiz. İstersen transferin kralını yapın şehir size güvenmiyor.

Kendisine hiç bir hakaret etmememize, sadece istifaya davet etmemize rağmen Sir Karaman, sosyal paylaşım sitelerinde bizleri engellemeyi tercih ediyor. Eleştiriye hiç tahammülü olmadığı belli.

Ayrıca Hikmet hoca neden kupaya ciddi anlamda önem veriyor bunu herkesin düşünmesini istiyorum! Yazılacak, konuşulacak o kadar çok şey var ki ama ben size sadece Emrah Başsan ve Volkan Pala diyeyim, siz zaten gerisini anlayacaksınız!

Dikkat çekmek istediğim bir başka konu yerel basınımız. Bazı gazeteci ağabeylerimizi, kendisiyle arkadaş olmaları münasebetiyle eleştirmediği Hikmet hocayı eleştirmeye davet ediyorum.

Dostluk başka iş başkadır, Rizespor bambaşkadır. Kaleminizi alın ve yazın eminim sizin sesiniz bizim sesimizden gür çıkar! Bizim derdimiz Karaman değil Rizespor’dur!