Bekaroğlu: Cumhurbaşkanı Rizelileri zor duruma düşürdü

TAKİP ET

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, İYİ Parti lideri Meral Akşener'e Rize'de yapılan provakatif saldırıya sahip çıkan ve onaylayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rizelileri zor duruma düşürdüğünü belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Grup Toplantısında İYİ Parti Lideri Akşener’in Rize’de saldırıya uğraması olayını sahiplenmesinin kabul edilemez olduğunu söyleyen CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, basın toıplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın grup toplantısında milleti tehdit eder şekilde konuştuğunu belirten Bekaroğlu, “Her ilkbaharda; nisan mayıs aylarında Rize’de çay toplama sezonu başlar ve çaya verilen fiyat, uygulanan kontenjan, bunlar tartışılır. Vatandaş bu sene de muzdarip. Çaykur’un uygulamış olduğu kontenjan nedeniyle çayını satamıyor ve devlet fiyatı 4 TL açıklamış olmasına rağmen 2.70’e kadar düşürüyor özel sektör. Vatandaş bundan ciddi şekilde rahatsız. Bunları konuşacaktık ama vazgeçtim. Rizeli Cumhurbaşkanının bugün Rizelileri düşürmüş olduğu zor durumu düzeltmeye çalışacağım, bir Rizeli olarak.” dedi.  

Provakatör kadın dışarıdan getirildi

Geçtiğimiz günlerde Rize İkizdere’de Eskencidere Vadisinde yaşam alanlarını savunan Cevizlik ve Gürdere köylülerini ziyarete giden İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e İkizdere ve Çayeli ilçelerinde yapılan provakatif saldırıya Cumhurbaşkanı’nın sahip çıkmasının kabul edilemez olduğunu belirten Bekaroğlu, “Ben Rize’deydim. Sayın Akşener geldi, daha başka yerlerde yaptığı gibi esnaf ziyareti yaptı. İkizdere’de 5-6 kişi, Çayeli’de de 10-15 kişi Sayın Akşener’e sözlü sataşmada ve saldırıda bulundu. Sayın Cumhurbaşkanı’nın söylediği gibi Rizeliler hiçbir şekilde bir had bildirme, saldırganca bir davranış içinde bulunmadılar, böyle bir şey yok. O zaman da söyledim, bir azınlık grup yaptı. Daha sonra anlaşıldı ki, İkizdere’de Sayın Akşener’e laf atan orayı provoke etmeye çalışan kadın da Cengiz’in taşeronlarından bir tanesinin kızkardeşiymiş ve dışarıdan oraya özellikle getirilmiş. Böyle bir durumla karşı karşıyayız. O nedenle burada bütün Rize’yi suçlayacak şekilde, sanki bütün Rize Sayın Akşener’e saldırmış gibi bir pozisyona düşürdü Sayın Cumhurbaşkanı Rizeyi. Bu asla kabul edilemez. Rize misafirperverdir, elbette kendi çocuklarına da sahip çıkar ama misafire de asla ve asla saldırmaz, hakaret etmez. Böyle bir şey yoktur. Sayın Cumhurbaşkanı’nın Rizelileri, Rize dışındaki insanlar karşısında zor duruma düşürmeye hakkı yoktur.” dedi. 

Ağzından çıkanı kulağı duyuyor mu? 

Bekaroğlu, şöyle devam etti: “Sayın Cumhurbaşkanı’nın ağzından çıkanı kulakları duyuyor mu, bilemiyorum. Bu panik herhalde yavaş yavaş iktidarın kendisinden uzaklaşmasından kaynaklanıyor ya da sehven böyle bir şey söyledi. Bir ülkede Anayasa gereği hepimizin güvenliğinden, hepimizin ekmeğinden, hepimizin özgürlüğünden sorumlu olan bir Cumhurbaşkanı’nın böyle bir şey söylemesi kabul edilebilir mi? Ne diyor; ‘İyi yaptılar!’ Rize’de yapılan yanlışlık, bir azınlık grubun yaptığı saldırıyı kabul ediyor, tasvip ediyor, yetmiyor, bunlar ‘daha iyi günleriniz, daha neler olacak’ diyor. Bu siyasete bir tehdittir. Hem de nerede yapıyor bunu; TBMM’ye geliyor ve burada yapıyor bunu. Şimdi TBMM Genel Kurulu açıldı, Komisyonlar açıldı; ne yapalım, oralarda konuşmayalım mı? Plan-Bütçe Komisyonunda Vergi affı ile ilgili bir şey yapılıyor. Şimdi ben orada ‘Bunu bir takım lobilerle yapmışsınız, karanlık yerlerde konuşmuşsunuz, karışık işler. Burada vatandaşın lehine bir şey yok, böyle bir şey olur mu?’ desem, bana haddimi mi bildirecekler, dışarı çıkarken yolumu mu kesecekler? Bu, kabul edilebilir bir şey değil.

Sandığı milletten uzaklaştırmaya mı çalışıyor? 

Sayın Cumhurbaşkanı ne yapmaya çalışıyor? Kendisini iktidardan edecek olan sandığı milletten uzaklaştırmaya mı çalışıyor, ne yapıyor? Ben tekrar Rizeliler adına özür diliyorum. Herkes gelsin, TC toprakları neyse Artvin ne ise Muğla ne ise Rize de aynı yerdir. Bu ülkede Anayasa vardır. Eksiklerine, problemlerine rağmen vardır. Siyaset yapma, konuşma özgürlüğü vardır; siyasetçiler Rize’ye gider konuşurlar. Rizeliler öyle vahşi, konuşan insanlara saldıracak bir halk değildir. Sayın Cumhurbaşkanı böyle düşünebilir, böyle olabilir, böyle yapanlarla düşüp kalkabilir ama asla ve asla kabul edilemez. Sayın Cumhurbaşkanı ve çevresindeki az sayıdaki insanın duyguları bütün Rizelilere mal edilemez, bunu şiddetle reddediyoruz. Türkiye’de bütün problemlerine rağmen demokrasi yürürlüktedir, sandık gelecektir, seçim yapılacaktır ve sandıkla AKP’den bu ülke, Sayın Cumhurbaşkanı’ndan bu ülke kurtulacaktır. Elbette bir takım şeyler yapmıştır, 20 senedir iktidardadır. Yol yapmıştır, han-hamam yapmıştır, bir şey demiyoruz. Bunun için millet de ona teşekkür edecektir, daha öncekilere yaptığı gibi teşekkür edecek. Onun için giderayak ülkede çok ciddi olaylara sebebiyet verebilecek bu tip çıkışları yapmasın Sayın Cumhurbaşkanı, bu ülkeye yazıktır. 

Hem çalarlar, hem oynarlar

Parti adına konuşmayayım ama CHP’liler hiçbir şekilde Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu şekildeki kışkırtmalarına, provakasyonlarına asla ve asla gelmeyecektir. Biz CHP’liler bu ülkede sandığı herhangi bir şekilde şüpheye düşürecek hiçbir şey yapmayacağız, yaptırmayacağız. Sayın Cumhurbaşkanı kendi Soylusuyla, kendi Pekeriyle kendi Çakıcısıyla, şunlarla bunlarla; hem çalarlar hem oynarlar. Biz bu oyuna asla ve asla girmeyeceğiz."