Başkan Metin: 'Çayımızı kendimiz toplayalım'

TAKİP ET

Çaykur tarafından başlatılan 'Hayde Çaya Bakalım' kampanyasına Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin de destek verdi

Kendisini ziyaret eden “Hayde Çaya Bakalım” kampanya ekibine açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Rahmi Metin, üreticilere çağrı yaparak “çayımızı kendimiz toplayalım” dedi.

Kendisinin de bir çay müstahsili olduğunu ve geçmişte çay toplamak için çokça bahçeye girdiğini vurgulayan Başkan Metin, “Daha 10 yaşlarında olduğum 80’li yıllardan beri çayın içerisindeyim. O yıllarda kesim süresi 35-40 günü buluyordu. Maalesef o yıllardan bugüne gelirken Rize ilimizin nüfusu fazla biriktirilemedi. Bununla birlikte 18-35 yaş arası nüfus azaldığı için, çayı 10-20 gün gibi kısacık sürelerde toplamak eğilimi artmış oldu." dedi.

Para bizim cebimizde kalacak

Çayı kısa sürede toplama eğiliminin yabancı uyruklu işçi çalıştırma noktasında bir artış olmasına neden olduğunu belirten Metin, "Bu da beraberinde kalite problemini getirmiştir. Sadece günlük kazanacağı paradan dolayı daha çok kilo toplayacağım mantığı ile düşünen yabancı uyruklu işçiler nedeniyle kalite düşüyor. Ancak bu yıl yabancı işçi çalıştırma konusunda azalma olduğu bilgisini aldım. Bu oldukça sevindirici bir haberdir. Yıllık yaklaşık 600 milyon TL paranın yabancı uyruklu işçilere gittiğini biliyoruz. Bu kampanya sayesinde bu para bizim insanımızın cebinde kalacak. Bizim yeniden çayımızı kendimizin toplamaya başlaması gerekiyor. Çaya küçük bir ailenin tarım ürünü olarak bakmak gerekiyor." dedi.

Günümüzde vatandaşların kendilerini tarım çalışanı olarak görmediğini ifade eden Başkan Metin, "Çay bizim için biraz da eziyet kaynağı olarak görülüyor. Bir sürgünde yaklaşık 30 gün hasat yapmak gerekiyor. Bunun bilincinde olmak gerekir. Yılda 10 ton çay satan bir aile yıllık yaklaşık 30.000 TL gelir elde ediyor. Bunu aylık olarak hesapladığımız zaman yaklaşık 2.000-2.500 TL gelir ediyor. Yılda sadece 2-3 ay çalışarak böyle bir gelir elde edilmesi fevkalade bir durum. Bunun kıymetini bilmek gerekiyor." dedi.

Çaya merhamet duygusuyla yaklaşmalıyız

1960’lı yıllarda çaya sevgi ve şefkat gösterildiğini belirten Metin, "Çünkü ortada bir nimet var. Herkes bu nimete gözü gibi bakıyordu. Şimdi ise çayların bahçelerde gelişi güzel bir şekilde dipten odunlarla birlikte kesildiği, çaylığa girmeden önce temizliğin yapılmadığı bir dönemden geçiyoruz. Bunların tamamı kaliteye etki eden şeyler. Çaylıktan başlayarak çaya merhamet duygusu ile yaklaşmalıyız. Bölgemizdeki on binlerce insan bugün emekli maaşı alıyorsa, on binlerce gencimiz (bizler de dahil) üniversite okumuşsa, evlilik yapmışsa, iş sahibi olmuşsa, ticarethanelerde para kazanmışsa bu çay nimeti sayesinde olmuştur. Böyle bir nimeti torbaya koyuyorum hatta böyle bir nimeti kesiyorum saygınlığı ile bakılsa çayın kalitesi bir o kadar daha artacaktır. Kalite artarsa çayın bereketi ve geri dönüşü daha iyi olacaktır." ifadelerini kullandı.