2021 yılı tüm çalışanlar için sıkıntılı geçecek

TAKİP ET

Türkiye Kamu-Sen ve Türk  Eğitim-Sen Rize Şube Başkanı Murat Köseoğlu, enflasyon oranlarının açıklandığını ancak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri ile gerçek enflasyonun örtüşmediğini belirtti.

Yıllık enflasyon oranını yüzde 11,9 olarak açıklayan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), verileri hakkında açıklama yapan Köseoğlu "Cebimize yansıyan enflasyonla TÜİK’in enflasyonu örtüşmemekte, yıllardan beri enflasyon hedefi de tutmamaktadır." dedi.

TÜİK'in açıkladığı rakamlara göre gıda enflasyonunun yüzde 16,51 olarak hesaplandığını ancak pazar enflasyonunun yüzde 25’ler düzeyinde olduğunu ifade eden Köseoğlu, "Ülkemiz, bütün dünya ile birlikte geçtiğimiz yılın sonlarında ortaya çıkan küresel bir salgının etkisi altındadır. Uzun zamandan beri bozulan ekonomik dengeler, bu salgının da etkisiyle daha da sıkıntılı hale gelmiştir. Türkiye özelinde, artan döviz ve faizler, enflasyonun da yükselmesine neden olmakta, salgın nedeniyle tüm dünyada üretim ve ulaşım sekteye uğrarken mal ve hizmete erişim daha da güç hale gelmektedir. Bu durum, ülkemizde mutfak masrafı olarak tanımlayabileceğimiz yaşam giderlerinin hızlı bir biçimde zamlanmasına neden olmakta, ücretlerin alım gücünün düşmesi, döviz, gayri menkul gibi yatırım araçları karşısında sürekli erimesi sonucunu doğurmaktadır.” dedi.

2021 yılı maaş zammı resmi enflasyon rakamının altında kaldı

Memur maaşlarına yapılan zamların, hedeflenen enflasyon gözetilerek belirlendiğini hatırlatan Köseoğlu, "Bilindiği gibi memur ve emeklilerin 2020 ve 2021 yıllarına ilişkin maaş artışları 2019 Ağustos’unda yapılan toplu sözleşme görüşmeleri sürecinde belirlenmiştir. Dolayısıyla maaş artışları tespit edilirken COVID-19 salgınının etkileri hesaba katılmamıştır. Ekonomik olumsuzlukların 2021 yılında etkisini daha da artıracağı açık bir şekilde görülmektedir. Şu anda bile resmi enflasyon yüzde 11,9 iken 2020 yılı için memur maaşlarına yapılan zam, enflasyon farkı da dahil olmak üzere yüzde 9,98’de kalmıştır. Dolayısıyla, bir taraftan salgınla mücadele eden kamu çalışanlarımız bir taraftan da yoklukla, ekonomik zorluklarla mücadele etmektedir. Bütün hesaplar salgına ve yeni ekonomik gerçeklere göre revize edilirken yakın bir zamanda TBMM Genel Kurulu’na gelecek olan 2021 yılı bütçesinde de memur ve emeklilerin maaşlarına ilişkin bir revizyon öngörülmemiş olması, 2021 yılının da tüm çalışanlar açısından bir sıkıntılı geçeceğini göstermektedir." ifadelerini kullandı.

Memur Paketi hazırlanmasını istiyoruz

Memur ve emeklilere 2021 yılında yüzde 3+3 maaş zammının verilmesinin en büyük darbe olduğunu belirten Köseoğlu açıklamasını şöyle tamamladı; "Son bir yıl içinde resmi verilerle dahi gıda enflasyonunun yüzde 16,51 olduğu ülkemizde, yeniden değerleme oranı da yüzde 9,11 olarak belirlenmiş yani tüm vergi ve harçlara en az yüzde 9,11 oranında zam yapılacağı karara bağlanmıştır. Bu gerçeğe rağmen memur ve emekli maaşlarına yıllık kümülatif yüzde 6,1 zam yapmak adaletle de bağdaşmayan bir durum olacaktır. Devletin alacaklarına yüzde 9,11 zam yaparken maaşlara yüzde 6,1 artış öngörmesi kabul edilemez, hakkaniyetle de bağdaşmaz. Gerek Merkezi Yönetim Bütçesi gerekse diğer kanunlarla gelir dağılımını iyileştirmek, çalışanların yaşadığı sıkıntıyı gidermek TBMM’nin elindedir. Bütün bu gelişmeler karşısında yakında başlayacak bütçe maratonu ile birlikte TBMM’de bir Memur Paketi hazırlanmasını istiyoruz. Bu paketle, yaşadığımız ekonomik sıkıntıları giderecek bir düzenlemeye ihtiyacımız vardır. Salgının bozduğu çalışan bütçesinin iyileştirilmesi, elektrik, doğalgaz, gıda, ulaşım gibi harcama kalemlerinde dar ve sabit gelirlileri ekonomik uçuruma sürükleyen zamların yükünün hafifletilmesi en büyük arzumuzdur."